Safrakesesikanserleri, özellikle kese duvarından köken alan kötü huylu tümörlerdir. Safra kesesindeki polipler, safra kesesi iltihabı, obezite, nitrozamin gibi bazı kimyasal maddeler safra kesesi kanserinin ana nedenleri olabilir. Safra kesesi taşı olan kişilerde çok daha kolay teşhis edilebilen safra kesesi kanseri, farklı nedenlerle belirtiler göstermeye başladığında kanser ileri bir aşamada yakalanır.
Safrakesesikanseri en çok 60 yaş ve üstü kişilerde görülmekle birlikte oldukça sinsi bir kanser türüdür. Safra kesesi çalışmasa bile hasta yaşayabileceği için çok fazla belirti göstermeyebilir veya belirtiler farklı hastalıklara işaret edebilir. Safra kesesi kanserinin belirtileri arasında;
Sarılık,
Karın ağrısı
Sindirim sorunları,
Bulantı kusma,
Yiyeceklere tahammülsüzlük,
Zayıflama,
Koyu renkli idrar ve beyaz dışkı görülür.
İlerlemişsafrakesesikanserininenönemlibelirtileri sarılık, karın ve safra kesesinin bulunduğu bölgede büyük bir kitle hissi ve ağrıdır. Safra kesesi kanserinin belirtileri genellikle hastalığın başlangıcından 3-6 ay öncesinden kendini hissettirir. Safra kesesi kanseri bazı hastalarda safra kesesine bağlı rahatsızlıklardan 1 yıl sonra ortaya çıkabilir. Herhangi bir semptomu olmayan sarılık da safra kesesi kanseri belirtisi olarak kabul edilir. Safra kesesi kanserinin% 75’i kadınlarda görülür ve bu hastaların% 80’inde safra kesesi taşları tespit edilmiştir. Taşlar 3 cm’den büyükse safra kesesi kanseri riski artar. Safra kesesi kanseri belirtilerinden herhangi biri fark edilirse en kısa sürede tam donanımlı bir hastanenin Genel Cerrahi bölümüne başvurmak gerekir.
Safra Kesesi Kanseri Risk Faktörleri
Safrakesesikanseri için risk faktörleri arasında safra kesesi polipleri ve “porselen safra kesesi” adı verilen safra kesesi hastalığı yer alır. Obezite, sağlıksız beslenme ve kimyasallara (nitrosaminler gibi) maruz kalma da önemli risk faktörleri olarak kabul edilir. Bunlara ek olarak safra kanalında tekrarlayan enfeksiyonlar da safra kesesi kanserine neden olan faktörlerden biri olarak kabul edilmektedir. Sarılık, ateş ve ağrı gelişmesi ile enfeksiyon meydana gelebilir Atak şiddetli olduğunda hasta hastaneye gider. Kanserle ilişkisi net olarak doğrulanmamış olsa da, safra kesesi taşı olan hastaların kontrollerini zayıflatmaması ve düzenli takip edilmesi önerilmektedir.
Safra Kesesi Kanseri Tanısı Ve Evreleri
Safrakesesikanserininerkenteşhisi çok önemlidir. Hastanın semptomlarına göre ultrason, tomografi ve MRI gibi görüntüleme yöntemlerini kullanın. Birçok kanser türünde olduğu gibi safra kesesi kanserinin kesin teşhisi ileri görüntüleme teknikleriyle biyopsi ile yapılır. Tanı yöntemi; hastanın sağlığı, yaşı, hastalık belirtileri ve önceki tetkik sonuçlarına göre belirlenir. Bu yöntemler safra kesesi kanserini teşhis etmek için kullanılır.
Kan testi: Safra kesesi kanserini teşhis etmek için, kandaki anormal bilirubin ve diğer maddelerin seviyelerini ölçmek gerekir.
Endoskopik retrograd kolanjiyopankreatografi (ERCP): Endoskopik alet mideye yerleştirilir ve ince bağırsaktan hastanın yemek borusuna kadar bakılır. Küçük bir tüp veya kateter endoskoptan ve safra kanalına geçirilir. Daha çok kolanjiyokarsinomu teşhis etmek için kullanılır. Safra kesesi kanseri yayıldığında ve safra kanalını tıkadığında da kullanılabilir.
Ultrason: Vücuttaki tümörleri tespit etmek için ses dalgalarını kullanan bir yöntemdir. Normal doku ile karşılaştırıldığında kanser dokusu farklı ses dalgaları sunar.
Manyetik rezonans görüntüleme (MRG): MRG yardımı ile kanserin safra kesesinin ötesine yayılıp yayılmadığını ve tümörün boyutunu anlayabilirsiniz.
Biyopsi: Mikroskop altında az sayıda doku örneğinin biyopsisi incelenerek kesin tanı konulabilir. Biyopsi, minimal invaziv cerrahi teknikler veya ince veya kalın iğne aspirasyonu ile yapılabilir. Bilgisayarlı tomografi ve endoskopi de kullanılabilir.
Endoskopik ultrasonografi (endoskopi): Daha kapsamlı ve özel bir endoskop, ağızdan mide ve bağırsaklara sakin bir şekilde ulaşabilir.
Bilgisayarlı tomografi (BT) taraması: İnsan vücudunun üç boyutlu bir görüntüsü, bir BT taramasıyla elde edilebilir. Tümörleri veya herhangi bir anormalliği kontrol edin. Aynı zamanda tümörün boyutunu anlamaya da yardımcı olur.
Perkütan kolanjiyografi: Bu görüntüleme yönteminde, röntgen üzerinde net bir görüntü oluşturmak için ciltten safra kesesi bölgesine boyalı bir iğne yerleştirilir. Röntgen muayenesi ile safra kesesinde tümör olup olmadığını öğrenebilirsiniz.
Laparoskopi: Safra kesesi ve diğer iç organları gözlemlemek için küçük bir kesi ile karın içine bir endoskop yerleştirilir ve görüntüleme yapılır.
Pozitron emisyon tomografisi (PET) taraması: PET taraması, iç organların ve dokuların görüntülerini oluşturma yöntemidir.
Bu sayede mevcut tümörün vücutta hangi organlara yayıldığı belirlenebilir ve kanser evrelendirilebilir. Safra kesesi aşaması şu şekilde tanımlanabilir:
Aşama 1: Karsinom in situ, safra kesesi tümörü sadece kasta bulunur.
Aşama 2: Tümör sadece safra kesesinin kas tabakasını kaplar.
Aşama 3: Safra kesesi duvarının tüm katmanları kanserle karşı karşıyadır. Kistik kanalın lenf düğümleri tutulabilir veya tutulmayabilir.
Aşama 4: Bu aşamada safra kesesi kanseri karaciğere ve diğer yakın organlara yayılmıştır.
Safra kanalları ve diğer lenf düğümleri söz konusudur.